Hırsızlar Loncası
Doğup büyüdüğüm ada olan Ypris’teyken işlerimizi büyütüp yönetmeye başlayınca kendimize aldığımız isim ve sembol. Üç yakın arkadaşımla başlatıp devamında adanın çocuklarıyla geliştirdiğimiz örgüt, hayatımın devamının da şekillenmesine sebep oldu. Önce kasabalıları destekleyip yardımcı olduk. Sonra denizcilerin zulmüne son vermek üzere onlarla bir olup devrim girişiminde bulunduk.
Corvus Umbranox
İlk arkadaşlarımdan. Hırsızlar Loncası’nı birlikte kurduk. Ypris’in Çocukları olarak yaptığımız ilk devrim girişimi sonrası Mavi Saç Korsanları’nı kurarken yanımdaydı. Tayfamız ikiye ayrıldığında yine yanımda oldu, Ypris’in Kurtarıcıları’na katıldı. İkinci devrim sonrası maceralı hayatını bırakıp çiftçi olmaya karar verdi. Ypris’in tarım işleriyle ilgili sorumlulukları üstlendi. Adanın yöneticilerinden.
Her zaman bıkkındı, hiçbir şeyden memnun olmazdı. Bunca yıldır bir kez olsun yüzünün güldüğünü görmedim. Keyif alma yetisi olmadan doğduğunu düşünüyorum. Çocuk yaşta tanışmış olmasak asla anlaşamazdık.
Freyja Mercer
İlk arkadaşlarımdan. Hırsızlar Loncası’nı birlikte kurduk. Ypris’in Çocukları olarak yaptığımız ilk devrim girişimi sonrası Mavi Saç Korsanları’nı kurarken yanımdaydı. Tayfamız ikiye ayrıldığında karşı tarafta kaldı ve kendi ekibiyle devam etti. Ben kendi ekibimle devam ederken o da tayfanın kendiyle kalan kısmına Kuru Korsanlar ismini verip yolculuğuna devam etti. Tayfayı ayırmamızın sebebi, o dönem kurduğumuz basit iş döngüsünü sonsuza kadar devam ettirmek istemesiydi. Saygı ve barış çerçevesinde ekibi ikiye ayırdıktan sonra kendisini bir daha görmedim.
Zıpçıktının tekiydi. Nerede güvenilmez biri varsa ona güvenir, nerede mantıksız fikir varsa ona inanırdı. İnanılmaz derecede yetenekli bir hırsız olduğu için verdiği kararların sonucu kötü de olsa sorumluluk almazdı. Herkesin kendisi kadar işinde iyi olması gerektiğini düşünürdü. Anlamsız bir özgüvene sahipti.
Delvin Mallory
İlk arkadaşlarımdan. Hırsızlar Loncası’na sonradan katıldı. Ypris’in Çocukları olarak yaptığımız ilk devrim girişimi sonrası Mavi Saç Korsanları’nı kurarken yanımdaydı. Tayfamız ikiye ayrıldığında yine yanımda oldu, Ypris’in Kurtarıcıları’na katıldı. Ypris’in Kurtarıcıları olarak gerçekleştirdiğimiz devrim girişimimizde hayatını kaybetti. Ada içerisinde doğduğu kasabanın meydanına heykelini diktik.
Kaypak ve yalancı biriydi. Ancak her nasılsa yalan söylerken bile kararlı ve disiplinli kalabilmeyi başarırdı. Kendisini yakından tanıyanlar hariç insanların güvenini kazanmayı çok iyi başarırdı. Işıklar içinde uyusun.
Ypris’in Çocukları
Hırsızlar Loncası olarak katıldığımız ilk ciddi toplantıya bizi çağıran kasabalı devrimciler topluluğu. Topluluğun aldığı kararlarda hırsızlar olarak edindiğimiz bilgiler çok önemli yol almıştı. Topluluğa dahil olup en çok kâr getiren devrim girişimini mümkün kılan grubun bizim grubumuz olduğu söyleniyordu. Ne yazık ki bu ekiple girişimde bulunduğumuz devrim başarısız oldu. Girişimimizin başarısız olması sonucu kasabalılar bizi önden kaçırıp adadan hızlı ayrılmamızı sağladı. Adaya yıllar sonra geri döndüğümde geride kalanlara çok büyük işkenceler edildiğini öğrendim.
Marcia Ferrata
Adalı zanaatkarların lideriydi. Oldukça kaslı bir demirciydi. İnanılmaz derecede etkileyici biriydi. Her hareketi demir döver gibi güçlü, her sözü kanun gibi ağır, bakışları en işçilikçi kılıç kadar keskindi. Her ağzını açtığında, her adım attığında, her parmak hareketinde hazır duruşa geçesim geliyordu. Kendimi kendine teslim etmek, demiri olup dövülmek istediğim rüyalarımı çok net hatırlıyorum. Devrim girişimini en önden yönetti, ilk yarayı o aldı, en son o düştü. Biz henüz geri çekilmeye başlamamışken hayatını kaybetti. Ölümüne gözlerimle şahitlik ettim. Şahane bir kadındı.
Aurelia Justina
Adalı tüccarların lideriydi. Kısa boylu, tıknaz biriydi. Genellikle devrim sonrası inşa süreciyle ilgili konuşurdu. Devrim girişimi sırasında ayrı cephelerdeydik. O süreçte ne yaşadığını bilmiyorum. Sonradan adaya döndüğümde gizlenip isim değiştirerek adada kaldığını öğrendim. Ypris’in Kurtarıcıları’na katılıp ikinci girişimimizde başarılı olduğumuzda yanımdaydı. Devrim şehitlerinin anması sırasında bana adanın altyapı işleriyle ilgilenmek üzere ada yönetimine katıldığını anlatmıştı.
Cassian Vindex
Adalı çiftçilerin lideriydi. İnce uzun biriydi. Hayatım boyu çirkinliğinden suratına bakmak istemediğim tek insandı. Ancak masaya en mantıklı fikirleri sunan da oydu. Devrim girişimi sırasında ayrı cephelerdeydik. Geri çekilmeye başladığımız noktalardan birinde karşılaşmıştık. Bizim ekibimizin büyük bölümünün zarar görmeden adadan kaçabilmesini sağladı. Sonradan adaya döndüğümde biz yeterince uzaklaşınca teslim olduğunu öğrendim. Denizcilerin işkencesiyle ölmüş. Tanıdığım en onurlu adamdı.
Mavi Saç Korsanları
Ypris’in Çocukları olarak başlattığımız devrim girişimi başarısız sonuçlandığında, kasabalının yardımıyla adadan uzaklaşmayı başarmıştık. Geçmişte yaşadıklarımız, arkamızda bıraktıklarımızla birleştiğinde içimdeki öfkeyi doğrultmam gereken yönü çözmüştüm. Dünya Hükûmeti ve onların köpekleri olan denizciler, hayatımın geri kalanında da gazabımla yanıp tutuşmalıydı. Bu düşüncelerin üstüne yanımda olan Corvus, Freyja ve Delvin ile devam ettirip aramıza yeni kattığımız kişilerle korsan tayfamızı kurduk. Belli bir süre geçince işleri yoluna koyup düzenli yağmalar ve hırsızlıklarla hayatımızı geçirebilir duruma geldiğimizde tayfadaki fikir ayrılığı bizi ekibi ikiye ayırmaya itmişti. Ben yine aynı isimdeki ekibimle devam edip Ypris’e döndüm, Freyja ise yeni ekibine Kuru Korsanlar adını vererek döngüyü devam ettirdi. Ypris’in Kurtarıcıları olarak yaptığımız devrim sonucunda hayatıma adada devam etme kararı almam sonucu tayfayı dağıttım.
Youssef El-Mansour
Tayfaya sonradan aldığımız ilk isimlerden. Geminin temizlik işleriyle ilgilenirdi. Rahatsız edici derecede titiz bir çocuktu. Kendisiyle yolculuk ederken gemide en ufak bir toz zerresine rastlamadım. Tekmelerle dövüşür, çelme takarak gasp eder, güvertede çıplak ayakla dolaşırdı. Kendisini görüyorsanız ayakları da mutlaka görüş alanınızda olurdu. Garip özellikleri vardı. Tayfa bölündüğünde benimle geldi, Ypris’in Kurtarıcıları’na katıldı. Devrimi birlikte gerçekleştirdik. Ekibi dağıttığım zaman korsanlığa devam etmek istediğini söyleyip kendine Paspas Korsanları adında yeni bir tayfa kurup yeniden denize açıldı.
Mei Xiu
Tayfaya sonradan dahil olanlardan. Denizde yön bulmayı çok iyi bilirdi, rotacılık görevindeydi. Bizi büyük fırtınaların içinden geçirir, gitmek istediğimiz yerlere kestirmeler yaratırdı. Buna karşılık ne dövüşle, ne yağmayla, ne de hırsızlıkla ilgisi vardı. Aşırı derecede dürüst biriydi. Gemiden asla ayrılmazdı. Seyahat edilmediği zamanlar sıkıntıdan uyurdu. Deniz yolculuğu dışında hayatı yoktu. Yemeği de hep ayağına gelirdi. Tayfa bölündüğünde Freyja’nın yanında kaldı. Kendisiyle ilgili son bilgim Kuru Korsanlar’ın rotacısı olarak hayatına devam ettiği.
Nomsa Dlamini
Tayfaya sonradan dahil olanlardan. Çok fazla yemek yerdi. Açık denizde hep midesi bulanır, sık sık kusardı. Ancak dengede durabildiğinde inanılmaz bir dövüşçüydü. Kendine has kabzaları zincirlerle birbirine bağlı iki kılıcını değişik açılarla savurur, gözlerimle takip edemediğim hemleleriyle düşmanlarını alt ederdi. Öldürdüklerinin kanını içerdi. Tayfamızın yolculuğunun sonuna kadar hiç yenildiğini görmedim. Tam olarak kana susamış bir barbardı. Aşırı kaslı gözükmese de muazzam bir kuvvete sahipti. Dövüştüğü zamanlarda gözümün önünde Marcia canlanırdı. Tayfa bölündüğünde benimle geldi, Ypris’in Kurtarıcıları’na katıldı. Devrim sırasında hayatını kaybetti. Gördüğüm ilk yenilgisiydi, son yenilgisi oldu. Devrimin en büyük askeri oldu, şehrin ortasına heykelini diktik. Ypris’teki herkes onun yaralarla dolu suratını, büyüklüğünden ağzını kapatamadığı dişlerini biliyor.
Ypris’in Kurtarıcıları
Tayfamın Kuru Korsanlar ve Mavi Saç Korsanları olarak ikiye bölünmesi tam da Marineford Savaşı’na denk gelmişti. Bu büyük savaşın etkisi, yıllar önce içimde kanayan bir yara oluşmasına sebep olan Ypris’in Çocukları ile olan devrim girişimini aklıma getirmişti. Eğer Marineford tüm dünyadan destek alıyorsa Ypris’teki güçleri de bundan etkilenmiş olmalıydı. Tayfamda kalan Corvus, Delvin, Youssef, Nomsa ve diğerleriyle adaya geri döndüm. Önce Aurelia’nın hayatta olduğunu öğrendim, onu buldum. Sonra aynı masada yeni bir devrim örgütü olan Ypris’in Kurtarıcıları’nı kurduk. Devrimimizin başarılı olmasıyla bana etkilerini yeni fark etmeye başladığım şeytan meyvesini ikram ettiler. Ada yönetiminin her kesimi temsil eden birer temsilciyle oluşturulmuş konseyden oluşmasını teklif ettiğimde konseyi yönetmem teklif edildi. Teklifi reddedip şarkıcılığa başladım. Artık bir şeyleri yönetmek istemiyordum. Fakat tek hamlede gırtlağımdan geçirdiğim bu meyvenin hayatıma yeniden aksiyon getireceğini düşünememiştim.
Octavian Ferrata
Ypris’in Çocukları’ndan Marcia’nın oğlu. Devrim öncesinde zanaatkarların liderliğini ve demircilik mesleğini annesinden aldığı el ile devam ettiriyordu. O da annesi gibi heybetliydi. Aynı liderlik vasfına sahip olmasa da kasabalılardan en çok arkamda duran kişi olması epey etkili oldu. Devrimin en büyük destekçisiydi. Savaş sırasında annesi gibi en öndeydi, bu sefer yanında ben vardım. Marcia’nın mirasına zarar gelmesine izin vermedim. Devrim sonrasında zanaatkarların temsilcisi olarak ada yönetimine katıldı. Bir ara adaya geri dönersek kendisinden Morsakal için özel bir kılıç dövmesini rica edeceğim.
Livia Domitiana
Adalı madencilerin lideriydi. Uzun boylu, geniş omuzlu, zayıf bir kadın. Devrim fikrini zihnine bir türlü yerleştiremedik. Hep çekingen kaldı. Kazanma ihtimalimiz çok yüksek olduğu için bizi destelediğini düşündüm. Bu kadın resmen denizcilerin tarafını tutuyordu. Bir şekilde masamıza sızmıştı. Devrim sonrasında oluşturabileceği sorunlar için madencilik faaliyetlerine son verilmesini önerme planım vardı. Ancak ben önergemi vermeden adayı terk ettiğini öğrendim. Adanın geleceği için oluşturabileceği tehlikeyi ada yönetimiyle paylaştım.
Flavia Severina
Adalı balıkçıların lideriydi. Orta boylu, prensesler gibi altın sarısı ve upuzun saçlara sahip muhteşem güzellikte bir kadındı. Ses tonu insana huzur veriyor, bakışları özgüven kırıyor, insanın kendisine teslim olası geliyordu. Devrim planımızdaki birkaç kritik noktayı öngördü. Bu kadar güzelliğin bu derece zekayla birleşimi beni derinden etkilemişti. Marcia’dan sonra böyle etkilendiğim ilk kişiydi. Yine de Marcia kadar olamamıştı. Marcia’nın aksine Flavia’yı bırakıp denizlere açılabilmiştim. Devrim sonrasında balıkçıların temsilcisi olarak ada yönetimine katıldı.
Sakal Korsanları
Kurogane “Morsakal” Jouzen
Devrimin ardından Ypris’te kendi kendime şarkı söylemeyi öğretmiştim. Haftanın, keyfime göre, iki veya üç günü; adanın her köşesindeki tavernalarda konserler vererek geçimimi sağlamaya başlamıştım. Hasır Şapka ve ekibinin dönüş haberleri tüm dünyayı çalkalarken denizcilere olan nefretim yeniden körüklendiği bir dönem yaşıyordum. Ancak adadaki hayatım oldukça konforluydu. Müzisyenliğimi ve şarkıcılığımı geliştiriyor, şarkılar yazıyordum. Denizlere yeniden açılacak cesaretim yoktu.
Yine konser verdiğim bir günde sakallarının muhteşemliğinden etkilendiğim Morsakal, sohbetimiz neticesinde bir günde kendisine oldukça yakın hissettiğim bir arkadaşım olmuştu. İradesine olan hakimiyeti, ideallerimizin uyuşması, muhteşem sakalları bana ilham olup kalbimde körüklenen nefrete bir kıvılcım daha katarak harlanmasına sebep oldu. Hayatımdaki idealleri birleştirerek aynı anda korsan ve müzisyen olabileceğim fikrini verip ufkumu genişletti. Tayfasına katılmayı kabul ettiğimden beri kendisine özenip sakallarımı onun gibi uzatıyorum ve topluyorum. “Mavisakal” olmamı sağlayan kişi.
Raijuu “Sarısakal” Gacko
Morsakal’ın ikinci adamı, ben de ekibe hemen ardından katılmışım. Sarısakal’dan sakal bakımı hakkında edindiğim bilgiler karşılığında kendisine faydalı olacak ritm eğitimini verdiğimde ilk samimiyetimizi oluşturmuştuk. Şeytan meyvesiyle yaptığı hareketlerin çalışmalarımızdan sonra çok daha etkili olduğunu söylüyor. Benim de sakallarım çok daha sağlıklı uzuyor. Oldukça verimli bir takas gerçekleştirdik. İçkili sohbetlerimizde konuştuklarımız kendisine sonsuz güven duymamı sağladı. Dara düştüğümde sırtımı yaslayabileceğim, geminin orta direği gibi sağlam bir adam.
Momoshige “Pembesakal” Fuuka
Tayfamızın kalbi, canı ve ciğeri. Ona zarar gelmemesi için canımı ortaya koyabilirim. Tek tel olan sakalını uzatıp gürleştirmek isteğini gerçekleştirebilmesi için zaman zaman ona Sarısakal’dan öğrendiklerimi anlatıyorum. Umarım bir gün istediği her şeyi başaracak. Fırlamalığı bana Freyja’yı hatırlatıyor. Çocukluğumun güzel anılarını bana hatırlatan küçük bir yeğenim gibi. Bana da çok iyi bakıyor, sesim yorulmasın diye sıcak içecekler hazırlıyor. Fırlamalığına rağmen düşünceli bir çocuk, kişiliğini kendi içinde garip şekilde dengelemiş.
Osamu “Kösesakal” Subaru
Sürekli küfürlü konuşup ciddi meseleleri veya huzurlu anları dağıtıyor. Tam bir baş belası. Ben sesimin kudretiyle durumu kurtarabilsem de şarkılarıma her seferinde sarhoş ve detone eşlik edip batırıyor. İçki de vermiyoruz ama nasıl sarhoş olduğunu anlamadım. Tüm belalı özelliklerine rağmen oldukça çalışkan ve eğlenceli. Ayrıca kendisinden asla beklemeyeceğim şekilde korsanlık yaşamında oldukça kritik bir özellik olan medikal bilgisi var. Görünüşünden uzak olan bir özelliği daha kavgalarda da tam bir sürpriz kuvvet olması. Sakal Korsanlarımız’ın gizli gücü.
Rooly “Dedesakal” Deddel
Tayfamıza yeni kattığımız bir rotacı. Rotacılığı, yol bulmayı bilen birine ihtiyacımız vardı. Torunuyla birlike rotacı ve marangoz ikilisi olarak aramıza katılmaları süper oldu. Dünya görüşü tayfamızın genel yapısına uyuyor. Kaptan eski lakabı olan “Kırık Pusula” yerine kendisine “Dedesakal” diye seslendiğinden beri ben de bu ismi kullanıyorum. Bu isim kendisine hem daha çok yakıştı, hem de tayfamızın geleneğine uydu. İyi adam.
Sefino “Torunsakal” Margrin
Tayfamıza yeni kattığımız bir marangoz. Gemi yapmayı, tamir etmeyi bilen birine ihtiyacımız vardı. Dedesiyle birlike marangoz ve rotacı ikilisi olarak aramıza katılmaları süper oldu. Kösesakal ile sürekli atışmaları çok komik ve dinamik bir ortam oluşturuyor. Kaptan eski lakabı olan “Cıvata” yerine kendisine “Torunsakal” diye seslendiğinden beri ben de bu ismi kullanıyorum. Bu isim kendisine hem daha çok yakıştı, hem de tayfamızın geleneğine uydu. Eğlenceli çocuk.
Fleeta “Gölgesakal” Nashe
Tayfamıza yeni kattığımız bir dümenci. Gemi yönlendirmeyi, koca tekeri kullanmayı bilen birine ihtiyacımız vardı. Geçmişinde yaşadıkları bana Hırsızlar Loncası günlerimi hatırlatıyor. Benzer zamanlar yaşamış olmamız sayesinde kendisiyle normalden hızlı abi-kardeş bağı kurduk. Dünya görüşümüz birbirine yakın. Ayrıca genç yaşı ve güzelliğiyle Kösesakal’ı etkilemiş durumda. Gemide ilginç bir aşk durumu olması yolculukların monotonluğunu bozuyor, keyiflendiriyor. Kaptan eski lakabı olan “Gölgeli” yerine kendisine “Gölgesakal” diye seslendiğinden beri ben de bu ismi kullanıyorum. Bu isim kendisine hem daha çok yakıştı, hem de tayfamızın geleneğine uydu. Soğuk biri olmasına rağmen kısa sürede açılacağını düşünüyorum.
Clatch “Bombasakal” Bomber
Tayfamıza yeni kattığımız bir adam. Sürekli bir yerleri patlatıyor. İyi ki Torunsakal var yoksa gemiye açtığı yaralara yama yapacak kimsemiz olmayacaktı. Şakaları dahil karakterinin her zerresini patlama üzerine kurmuş bir deli. Zor biri olmasına karşın güçlü bir savaşçı. Bu yanını takdir ediyorum. Kaptan eski lakabı olan “Patpat” yerine kendisine “Bombasakal” diye seslendiğinden beri ben de bu ismi kullanıyorum. Bu isim kendisine hem daha çok yakıştı, hem de tayfamızın geleneğine uydu. Korsan geçmişi sayesinde aramıza uyum sağlamakta sorun yaşamayacağını düşünüyorum.
Harker “Zekisakal” Vint
Tayfamıza yeni kattığımız bir denizci. Evet, denizci. Hayatı korsanlarla savaşmakla geçmiş, rütbeler tırmanmış, aşağılık işler yapmış bir adam. Soğuk karakteri yüzünden kendisini tam tanıyamadım. Belki geçmişte yaptıklarından dolayı pişmanlık duyuyor, denizcilere bizim gibi nefret dolu. Umarım öyledir, bilemiyorum. Aklını ispat etmekle çok ilgili. Kendisiyle hiç uyuşmuyoruz. Kaptan eski lakabı olan “Soğuk Dille” yerine kendisine “Zekisakal” diye seslendiğinden beri ben de bu ismi kullanıyorum. Bu isim kendisine hem daha çok yakıştı, hem de tayfamızın geleneğine uydu. Soğuk biri ve ekibimize uzun süre uyum sağlayamayacağı görüşündeyim. Umarım yanılıyorumdur.
